Oksipital nevralji omuriliğin başlangıcından kafa derisine kadar uzanan sinirlerin iltihaplanması veya baskılanması sonucu meydana gelen bir rahatsızlıktır.. Oksipital baş bölgesi olarak bilinen başın, boynun ve kafa derisinin arka bölümünde görülen ağrı ile kendisini gösterir.. Başı çevirmek, itmek gibi hareketlerin tetikleyebildiği keskin, şiddetli ağrı ile karakterizedir... Ağrıya ek olarak hastalar sinir bölgesi çevresinde hassasiyet veya his kaybı hissedebilirler. Başın arkasındaki ağrı, yaygın bir migren semptomudur... Bu nedenle hastalık migren veya başka baş ağrıları ile sık sık karıştırılır..
Oksipital nevralji ve migren baş ağrıları arasındaki fark nedir?
Sıklıkla hastalar migren için hastaneye başvurur ve değerlendirme sırasında oksipital nevralji fark edilir. Hastalık migren baş ağrılarına benzeyen semptomlara neden olur. Ancak oksipital sinirde yaşanan sorunun tedaviye verdiği yanıt farklı olabilir. Her iki durum da başlangıçta ilaçla tedavi edilebilir, ancak çoğu oksipital nevralji hastası enjeksiyon tedavileri ile daha iyi, ağrının hemen hemen kaybolduğu sonuçlar alır. Oksipital nevralji, oksipital sinir bölgesinde keskin bir ağrıya neden olurken migren 4 ila 72 saat arasında süren, tekrarlayan baş ağrıları ile karakterizedir. Baş ağrısına bulantı veya ışığa duyarlılık gibi diğer tipik migren semptomları eşlik etmiyorsa ağrının kaynağı oksipital sinir olabilir.
Oksipital sinir kaynaklı ağrısı olan hastaların büyük bölümü araba kazası veya düşme gibi travmatik bir olayın ardından durumun başladığını belirtir. Gerçekten de baş ve boyun bölgesinde iltihaplanmaya neden olabilen travmalar rahatsızlığın ortaya çıkışını tetikleyebilir. Bu tür hastalık öyküsü olan kişiler enjeksiyon tedavisi veya dekompresyon cerrahisinden daha iyi fayda görme eğilimindedir.
Hem oksipital nevralji hem de migren tipi baş ağrısı semptomları azaltmak amacıyla başlangıçta ilaçla tedavi edilir. İlaç tedavisi ağrıları kesebilir. Ancak bazı hastalarda ilaçlar zamanla etkinliğini kaybedebilir.
Tedavi seçenekleri
Oksipital nevraljide ilk olarak dinlenme, masaj, sıcak/soğuk kompres ve fizik tedaviyi içeren konservatif tedaviler uygulanır. Özellikle akut ağrı dönemlerinde anti-inflamatuar ilaçlar ve kas gevşeticilerle ağrı tolere edilmeye çalışılır. Ağrının kronik olduğu durumlarda farklılaşan ilaç tedavileri denenebilir. Ancak hastalık semptomları geleneksel tedavilere yanıt vermeyebilir.
Konservatif tedavilere dirençli hastalar için steroid enjeksiyonları, lokal anestezik sinir blokları ve botulinum A toksin enjeksiyonu dahil olmak üzere daha invaziv önlemler düşünülebilir. Bu prosedürlerin başlangıçta nispeten yüksek başarı oranları olmasına rağmen, sınırlılıkları arasında tekrar enjeksiyon ihtiyacı ve zamanla etkinlik kaybı yer alır.
Oksipital nevralji tekrarlayan enjeksiyonlar gibi tıbbi tedavilere veya diğer minimal invaziv prosedürlere yeterli yanıt vermiyorsa, hastanın ağrıları hayatını çekilmez hale getiriyorsa sinir dekompresyon cerrahisi düşünülebilir. Bu ameliyat, baş ağrısı semptomlarına neden olan veya katkıda bulunan baş ve boyun bölgesindeki sinirlere minimal invaziv bir yaklaşımı içerir. Amaç oksipital sinirlerin sıkışmasına neden olan olguları ortadan kaldırmaktır. Cerrah sinirin sıkışmasına neden olan kas, doku veya kan damarlarını çıkarttığında sinir sistemi rahatlar. Birden çok nokta tek bir prosedürde rahatlatılabilir. Ameliyat edilecek bölgenin neresi olacağı, sayısı her hastanın semptomları ve enjeksiyon tedavisinin hangi bölgelerde etkili olduğu ile yakından ilişkilidir. Ameliyat genellikle iki saatten az sürer ve çoğu hasta aynı gün eve gidebilir.
Merhaba bu ağrıyı yıllardır çekiyorum ameliyat olmak istoyorum